Kadınlar; meme kanseri, rahim ağzı kanseri, menopoz ve hamilelik komplikasyonu gibi özel sağlık sorunları dışında, erkeklere göre daha yüksek oranda kalp krizi, cinsel yollu hastalıklar, depresyon ve anksiyete gibi hastalıklara maruz kalıyor ve pek çok hastalık tam olarak teşhis edilemiyor.
Bazı sağlık sorunları, kadınları daha fazla ve daha şiddetli etkiliyor. Ayrıca birçok kadının sağlık durumu net olarak teşhis edilemiyor ve ne yazık ki, çoğu ilaç denemesi de kadın denekleri kapsamıyor. Kadınlar; meme kanseri, rahim ağzı kanseri, menopoz ve hamilelik komplikasyonu gibi özel sağlık sorunları dışında, erkeklere göre daha yüksek oranda kalp krizinden ölme riskiyle karşı karşıya. Depresyon
Depresyon ve anksiyete de kadınlarda daha sık görülüyor. Kadınlarda daha sık görülen idrar yolu enfeksiyonları ve cinsel yolla bulaşan hastalıklar, aynı zamanda kadınlara erkeklere oranla daha fazla zarar veriyor.
Kalp hastalıkları
Yapılan araştırmalara göre ABD’de kalp hastalığı, kadınlar arasındaki her dört ölümden birinin sorumlusu. Kadınların sadece yüzde 54’ü kalp hastalığının, sağlıklarını tehdit eden en önemli risk unsuru olduğunun farkında.
Kadınların sadece yüzde 54’ü kalp hastalığının, sağlıklarını tehdit eden en önemli risk unsuru olduğunun farkında. ABD’de kadınların yüzde 49’u yüksek tansiyon, yüksek kolesterol veya sigara alışkanlığından muzdarip. Ayrıca bu durumlar kalp hastalıklarına neden olan en büyük faktörler arasında yer alıyor. Özellikle menopoz sonrasında hipertansiyon, diyabet, kilo alımı gibi risk faktörlerinin artmasına bağlı olarak koroner kalp hastalığı riski artıyor. 40 yaş üzerindeki ölüm sebepleri arasında ilk sıralarda yer alan kalp krizi, kadınlarda erkeklere göre yüzde 10-20 daha fazla.
Kadınlar için en yaygın kalp krizi belirtilerinden bazıları şunlar:
- Şiddetli göğüs ağrısı yerine sıkışma veya baskı hissi veren göğüs ağrısı (ancak bazı durumlarda göğüs ağrısı hiç olmayabilir)
- Diğer semptomlardan önce görülebilecek aşırı veya olağandışı yorgunluk
- Boğaz ve çene ağrısı, çoğu zaman göğüs ağrısı olmadan
- Hazımsızlık veya mide ekşimesi gibi hissedilebilen üst karın bölgesindeki ağrı ya da rahatsızlık
- Bir veya iki kolda ağrı, rahatsızlık veya karıncalanma hissi
- Yanma, karıncalanma veya basınç benzeri üst sırt ağrısı
- Baş dönmesi
- Mide bulantısı ve kusma
Diyabet
Bu hastalık kadınları daha farklı şekilde etkiliyor çünkü kadınlar genellikle kardiyovasküler risk faktörleri ve diyabetle ilgili durumlar için daha az agresif tedavi alıyor.
Kadınlarda diyabetin bazı komplikasyonlarının teşhis edilmesi daha zor. Kadınlar genellikle erkeklerden farklı türde kalp hastalıklarına sahip. Hormonlar ve iltihaplanma kadınlarda farklı seyrediyor. 45 yaşından büyük, aşırı kilolu, ailede diyabet öyküsü olan, gebelik diyabeti geçiren, yüksek tansiyonu olan, yüksek kolesterolü olan, kalp hastalığı veya inme öyküsü olan ve az egzersiz yapan kadınlar ise riskli grupta yer alıyor.
Meme kanseri
Bu kanser türünde düşük fiziksel aktivite, fazla kilolu olmak ve çok fazla alkol almak kontrol edilebilecek risk faktörleri arasında yer alıyor.
Östrojeni taklit eden parabenler, cıva, ftalatlar ve atrazin gibi kanserle bağlantılı yaygın toksinlerden kaçınmak da meme kanseri riskini azaltmaya yardımcı oluyor. Yüksek oranda pestisitlere ve radyasyona maruz kalmak meme kanseri riskini artırıyor.
Depresyon
Hormonal değişimler, sosyokültürel rol farklılıkları, toplumsal yaşamda üstlenilen yüklerin fazlalığı ve mahalle baskısı gibi sebeplerle depresyon kadınlarda daha sık görülüyor.
Doğal hormonal dalgalanmalar depresyona veya kaygıya yol açabiliyor. Premenstrüel sendrom (PMS) kadınlar arasında yaygın olarak görülürken, premenstrüel dismorfik bozukluk (PMDD) benzer ancak yoğun semptomlara neden oluyor. Doğum sonrasında postpartum depresyon görülebiliyor ancak perinatal depresyon çok daha güçlü endişelere, duygusal değişimlere, üzüntüye ve yorgunluğa neden oluyor. Perimenopoz yani menopoza geçiş de kadınlarda depresyona neden olabiliyor.
Herkesi düşünen, her yere koşmaya çalışan biz kadınların biraz durup önce kendi sağlıklarıyla ilgilenmelerinin zamanı geldi de geçiyor. Sağlık bir bütün olarak ele alınmalı çünkü en büyük hediye ve ihmal etmeye gelmez.
Alzheimer
60’lı yaşlarındaki bir kadının hayatının geri kalanında Alzheimer hastalığına yakalanma olasılığı meme kanserine göre iki kat daha fazla. Kadınlar hem hastalıkla yaşayan hem de bakım verenler olarak Alzheimer’ın tam ortasında. Alzheimer ile yaşayan insanların üçte ikisi ve onlara bakan insanların üçte ikisi kadın. Kadınlar erkeklerden ortalama olarak daha uzun yaşadığı ve ileri yaş da Alzheimer için en büyük risk faktörü olduğu için kadınlarda daha fazla görüldüğü düşünülüyor.
Migren
Erkeklere oranla kadınlarda yaklaşık üç kat fazla görülüyor. Çocuklukta başlayan ve ergenlikte menstrüasyon döneminde tetiklenen migren ataklarına sık rastlanıyor. Bazı kadınlarda migren krizleri sadece menstrüasyon dönemlerinde olup daha şiddetli seyredebiliyor. Menstrüasyon sırasında ortaya çıkan migren ataklarının sebebi, kandaki östrojen hormonu seviyesinin düşüp minimal beyin ödemine sebep olmasıdır. Diş kanal sorunları, boğaz enfeksiyonları, titiz davranış modeli de kadınlarda migrenin sık görülmesinin nedenleri arasında.
Fibromiyalji
Yorgunluk, kas-iskelet sisteminde ağrı, hassaslaşan vücut bölgeleri, uyku bozukluğu, isteksizlik ve bilişsel rahatsızlık gibi semptomlarla kendini gösteren biyo-elektriksel bir hastalıktır. Semptomları, artrit ve depresyon gibi benzer rahatsızlıklarla karıştırılabildiği için sıklıkla yanlış veya geç teşhis ediliyor. Ağrılı geçen menstrüasyon dönemi oldukça yaygın. Menopoz geçişi sırasında daha da kötüleşebiliyor.
İnsülün direnci
Kadınlarda fazla görülmesinin nedenleri arasında spora vakit ayırmakta zorlanmak yer alıyor. Ayrıca duygu durum değişimlerine bağlı yeme ataklarının kadınlarda daha sık görülmesi, bu ataklarda daha çok basit karbonhidrat ve yüksek enerji içeren çikolata, tatlı gibi yiyeceklerin tercih edilmesi de insülin direncini tetikliyor.
Otoimmün hastalıklar
Otoimmün hastalıklar, virüsler gibi tehditleri ortadan kaldıran vücut hücrelerinin sağlıklı hücrelere saldırmasıyla ortaya çıkıyor. Bu durum sık görülüyor ve daha çok da kadınları etkiliyor. Semptomları ise şöyle sıralanabilir: Bitkinlik, hafif ateş, ağrı, cilt tahrişi ve vertigo.
Otoimmün sisteminin çoğu midede bulunuyor. Yapılması gerekenler ise beslenme ve yaşam tarzındaki değişimlerde gizli:
- Daha az şeker tüketmek
- Daha az yağ tüketmek
- Stresi azaltmak
- Toksin alımını azaltmak
Osteoporoz
Kemiklerin zayıflayıp, kolayca kırılmalarına neden olan bu hastalık çoğunlukla kadınlarda görülüyor ve belirtileri arasında şunlar sayılabilir: İlerleyen yaş, alkol tüketimi, genetik faktörler, egzersiz eksikliği, sigara kullanımı, steroid kullanımı.
İdrar yolu enfeksiyonu
Kadınların idrar yolları erkeklere göre daha kısa olduğundan, sistit ve böbrek iltihabı riskleri özellikle 20-50 yaş aralığında daha fazla. Sık rastlanan diğer enfeksiyonlar ise cinsel yolla bulaşanlar. Bu hastalıklar, öncelikle rahim ağzında görülüyor.
Felç
Kadınların felç geçirme olasılığının daha fazla olmasının birçok nedeni var. Kadınlar erkeklerden daha uzun yaşıyor ve yaş, inme için bir başka önemli risk faktörlerinden biri. Yüksek tansiyona sahip olma ihtimalleri daha yüksektir. Hamilelik ve doğum kontrolü de bir kadının felç riskini artırır. Kadınlarda felç, şu belirtileri gösterebilir: Mide bulantısı veya kusma, nöbetler, hıçkırık, nefes almada zorluk, ağrı, bayılma veya bilinç kaybı.